401-600

  1. Kişinin imanı, kişiyle Yaratanını ilgilendiren konudur. Sen, Allâh’ın onu yaratış amacına saygı duy; sana uyuyorsa değerlendir, uymazsa sövme!

  2. Sevgi, varlığın özüdür ve birini sevmeyen hiçbir varlık yoktur. Marifet, özündekini görüp herkesi sevmektir. Fiilini sevmek zorunda değilsin!

  3. Ârif, nedeni, niçini, nasılı kalmayandır! Her şeyin hikmetini görür, yersiz hiçbir şeyin olmadığını seyreder. Gerisi de dedikoduyla geçer gider…

  4. Rasûlullâh (sav): “Bizi aldatan bizden değildir.” Mümine takiyye yapılmaz! Takiyye yapılan kişi müminse, yapan kişi münafık konumuna düşer.

  5. Kişinin hiçbir günahı olmasa, doğruya sanarak yanlışa sürüklediği insanların vebâli yeter! Hele büyük topluluklarsa! Önderlerin işi çok zor.

  6. Herkes kendi dünyasında farklı şeyler yaşarken, sen de onlara yorumlar yaparak oluşan kendi dünyaNda yaşamaktasın. Duyguların senden sanadır!

  7. “Dilediğimi yaparım” (Kur’ân) diyen Allâh, nerede nasıl yapıyor dilediğini? Cehennemî yanış, “dilediğimi yaparım” diyeni görmemenin cezasıdır!

  8. Psikiyatrideki, “MİSTİK HEZEYANLAR” tanımıyla anlatılan yaşantıyı araştırır öğrenirseniz, toplumdaki pek çok insanı daha farklı görürsünüz.

  9. Domino dizilimindeki ilk taşı devirdiyseniz, sonrakilerin neden devrilmekte olduğunu sorgulamaya hakkınız yoktur! Yaşam, tetikleme sistemidir.

  10. Kâmiller güçlendikçe tevazu, hoşgörü, merhamet, rahmetle açığa çıkarken; gelişmemişler güç sahibi olduklarında bunların tersini ortaya koyar.

  11. Nankörlük; yapılan iyiliği teşekkürle geçiştirmektir. Şükür; verileni değerlendirip, misliyle mukabele etmektir.

  12. Beyin, potansiyelindeki data programıyla kendisine ulaşan tüm bilgilere/data form ve kompozisyonlar oluşturarak hologram dünyamızı oluşturur.

  13. Tüm varlık oluşurken esmâ kompozisyonunda ana isim “el Mudil”dir. Şirk/ikilik anlayışı ve kesret kavramı böyle oluşur. Çokluk anlayışı doğar!

  14. “El Hâdi” ismi açığa çıktığında beyin formunda, insan bilincinde şirk kalkar; Tek, kendini insan aynasında seyreder! Âlemlerini dahi!

  15. Tüccarlar medyayı kullanır; halkı şartlandırır; SEVGİ TİCARETİYLE CEPLERİ DOLDURUR! Seven her gün her an sever, zamanla kayıtlanmaz.

  16. AŞK NEBİSİ Hz. Muhammed’i (sav); AŞK VELİSİ Mevlâna’yı ve daha nicelerini göremeyip; Aziz Valentine’e odaklanan müslümanlara hayretle bakarım.

  17. Yaşamda gerçek sevgiyi bulup yaşayamamış biri bile, hayalinde, ötesinde bir tanrı yaratıp onu sever. Çünkü sevgisiz varlık olmaz.

  18. Allâh’ı bilmeyip, o isimle, ötesindeki bir tanrıyla muhatap olduğunu sananlar; bilsinler sevdikleri karşılarındaki “El Vedûd” olan Allâh’tır!

  19. Her sûrete bürünüp, karşında kendisini sevdiren yalnızca Allâh’tır. Kulu ol, kulun olmasını isteme! Sevgini, benliğine kurban eyleme!

  20. Huves Semiul Basiyr: Algılayıp değerlendirmekte olan “beyin” adıyla tanıdığın Rabbindir! “Sen” yoktan yaratılmış var görünen bir “yok”sun!

  21. İnsanların pişmanlık duydukları yanlışlarının altında çoklukla, ilişkilerinde karşılarındakinin kapasitesini değerlendirememeleri yatar.

  22. Ama bunu düşünememiştim”, “ama bunu hesap edememiştim”, “böyle yapacağını düşünmemiştim” türü cümleler hiçbir kaybınızı geri getirmeyecek!

  23. Gaflet bürümesi, kendini herkesten akıllı sanmakla başlar; çevredekilerin gazına gelmekle sürer; pişmanlık yanışlarıyla devam eder.

  24. Yalnızca, dünyaya ve içindekilere bakıp, “neyleyim dünya saltanatını bana Allâh’ım gerek” diyenler huzurla yaşar. Dünya davasından geç!

  25. Beynini sürekli dünya ve dünyada bırakıp gideceklerin meşgûl ediyorsa, ne huzurla yaşarsın ne de huzurla ölümü tadarsın! Kabrinde de yanarsın.

18 / 132

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Bu Kitabı İndirebilirsiniz!