-
Dünya’ya bir bakın! Demokrasi deniyor bir kısım rejimlere. Siz bazı konularda tasvip ettiğiniz için birine oy veriyorsunuz, başa geçiriyorsunuz. Sonra başka konuda tasvip etmediğiniz uygulamalar yürürlüğe sokuluyor; karşı çıkamıyorsunuz! Çünkü seçilmiş bir kere! Çözüm?
-
Eşitlik, Allâh sisteminde yok! Biz eşitlik peşinde koşuyoruz! Eşit fıtrat mı var, eşit eğitim mi var, eşit yaşam şartları mı var? “Dilediğimi yaparım” diyen Allâh varken ne eşitliğinden söz edilebilir?
-
Kurân’ı esas aldıklarını söyleyen ilâhiyatçılar ve Diyanet camiası, niçin Kurân’da “peygamber” ismi, tanımı geçmediği hâlde ısrarla bunu kullanırlar? Kur’ân “nebi” veya “rasûl” tâbirini kullanır ki ikisi de farklı anlama işaret eder https://ahmedhulusi.org/tr/kitap/insan-ve-sirlari-2/nebilik-rasulluk-nedir
-
Rasûlullâh a.s. zamanında teravih namazı 8 rekât olarak kılınırdı. Daha sonraki süreçte 20 rekâta çıkartılmıştır. Farz değil, nafile namaz hükmündedir. Rasûlullâh a.s. nafile namazların evde kılınmasını tavsiye ederdi. Dinde öncelik akide ve iman konusudur. Şirk, iman konusudur.
-
Ben Kur’ân-ı Kerîm’e inanıyorum diyen kişi, Kurân’daki bu âyetleri hiç okudunuz mu? Bunların anlamına iman ediyor musunuz? Bu anlamlara iman, yaşamınızda değişiklik yapıyor mu? Yakınlarınızla bu âyetlerin anlamı hakkında, ne düşündüklerini konuştunuz mu hiç? https://ahmedhulusi.org/tr/yazi/kitabullah-diyor-ki
-
Zikir belli kelimeleri, isimleri, kalıpları tekrar değildir! Zikrettiğin sözcüklerin anlamını hissedip, yaşamaktır. Yani, zikir yaşanır ve o yaşamla varlık seyredilir, değerlendirilir. Salât miraçtır, mirâcı olmayanın salatı yoktur; deniyorsa, aynen, zikir de yaşamdır!
-
Serbest gezerim. Bugün yasaklara öncülük eden profesörler, 7 milyon 65 üstü insana uygulanan evde kalacaksın kararı HATAYDI, diyor. Bir yıldır bu insanlara yapılan eziyetten hiç mi vicdanlar sızlamıyor? Daha durun, nelere HATAYDI demek yüreğini gösterecekler. Hiç grip olan duydunuz mu?
-
Türkiye’de ilk defa, hatta Dünya’da ilk defa bir hizmet sunuyoruz, KARŞILIKSIZ: Ramazan hediyesi ÂYETLERİN GELİŞ SIRASINA (sûrelerin değil) GÖRE Kur’ân-ı Kerîm. Geçmişte sadece bazı bölümleri içine alan çalışmalar vardı, fakat bu ise KURÂN’IN TAMAMI: https://ahmedhulusi.org/tr/kitap/kuran-i-kerim-cozumu-ayetlerin-nuzul-sirasina-gore
-
Allâh’a, Kurân’a ve Rasûlullâh a.s.’a imanım dolayısıyla hiçbir hastalığın, ecelim gelmemişse bana ölümü tattırmayacağına; sağlıklı bedenimin de ecelimi ileri atmayacağına inanıyorum. Sağlığım için bilgim dahilinde gerekenleri uygularım ama ölüm derdim değil, her an hazırım!
-
Allâhım Ramazan ayında, ŞİRK ANLAYIŞ VE BAKIŞIMIZDAN arınmamız için ne gerekiyorsa onları bize kolaylaştır. Anlayışımızı genişlet! ŞİRKTEN ARINMIŞ BİR İMANLA ölümü tatmayı nasip et.
-
Avamın ŞİRKİ ikidir: 1. Varlıkta İsmi ALLÂH olan yanısıra ayrı özgür dilediğini yapan varlıklar kabulü. 2. BEN ve öteMdeki Allâh anlayışı. Tasavvuf ehli olan havasın ŞİRKİ ise tektir: BEN ve RABBİM! Oysa “BEN”, yoktan yaratılmış yok hükmünde olan, kabulü ise şirk olan fikirdir.
-
Labirentlerinden çıkamayanlar aynı paternde dönüp durmaya mahkûm olurlar. Eskiler bilir, bostan beygirleri bostan kuyusu etrafında dönerlerken, ileriye yürüdüklerini sanırlardı, gözlerindeki at gözlüğü yüzünden!
-
DEİZM ŞİRKTİR! İSMİ “Allâh” olan, “Yalnıca ben varım, gayrım yoktur”, diyor. Deist: Allâh ve ben, diyor!
-
İnsanlar kendilerini yalnızca bu beden kabul ettikleri için ölmekten çok korkuyorlar! Oysa eğer korkmak gerekiyorsa, ÖLÜMSÜZLÜKLERİNDEN KORKMALILAR! Tüm yaşam boyu edindikleri bilgiler bedensiz/ölümsüz yaşam sürecinde acaba neler yaşatacak kuantum beyin dünyalarında?
-
Yaşadığınız her an, her fikir ve duygu, hiçbiri kaybolmadan beynin data katmanında muhafaza olup, tetikleyici etkilerle hem bedenli hem de bedensiz yaşamda açığa çıkacaktır. Orijini kuantum beyin olan dünyanızda, yaşam sonsuza dek edindikleriniz doğrultusunda devam eder.
-
ÖteNdeki değil, beyninin derinliklerindeki RABBİN ile muhatapsın her yönelişinde. Duan da dışındakine değil beyninin derinliğindekinedir. İster metaforik isimleri kullan ister bilimsel dediğin isimleri hepsi de aynı yere çıkar. İsimlere takılma, sistemi, mekanizmayı görmeye çalış.
-
Dua, beyninin yarattıklarını düzenleyen sistemdir. Dua, beyninin veritabanına yeni girdiler oluşturma mekanizmasıdır. Dua edersin, beyninin derinliğindeki esmâ özellikleriyle Rabbin de sana icabet eder. Ne olmak istiyorsan onun için çokça dua et içinden ki, sana icabet olsun!
-
63 yıllık Din-bilim alanlarında çalışma ve araştırma hayatım sonucu olarak şunu kesinlikle söyleyebilirim ki, her iki alan da aynı sistem ve yapıyı farklı isimler ve tanımlamalarla irdelemekte ve yaşamın sistematiğini ve işleyişini açıklamaya çalışmaktadır. Önyargısız düşünün!
-
Din-tasavvuf, insanın yapısını orijinini, içinde yaşadığı sistem ve işleyiş şeklini açıklamaya, yaşanılan zaman şartları zorunluluğu nedeniyle metaforlar ve sembollerle misallerle anlatmaya çalıştığı içindir ki günümüzde anlaşılamamaktadır. Bu da ya iman ya da reddi getirmektedir.
-
Din ve tasavvufun amacının çağdaş gençlik ve insan tarafından anlaşılması için kesinlikle BİLİMSEL BULGULARIN DEĞERLENDİRİLMESİNE ihtiyaç vardır. Esasen, dinî hiçbir terim kullanmadan, sırf bilimsel bulgulardan hareketle, dinin hedeflediği noktayı anlatmak ve bunu din ile bütünleştirmek mümkündür. Kur’ân işaret, metafor yollu insanı, orijinini anlatırken, bilim de kuantum gerçeklikten kaynaklanan yapısallıktan hareketle insanın hakikatinin ne olduğunu tespite çalışmaktadır. KUR’ÂN ÇÖZÜMÜ adlı çalşmamız ve TEK’İN SEYRİ kitabımız http://ahmedhulusi.org’da.
-
“ALLÂH” dediğinizde beyninizde otomatik olarak bir TANRI düşüncesi oluşur. Oysa Kur’ân, “İSMİ ALLÂH” diye başlayarak dikkatinizi İSMİ ALLÂH OLANA çekmek ister. Evrendeki her parlak ışık yüzmilyonlar barındıran GALAKSİLERİ gösterir. Allâh ismi, bir TANRIYA İŞARET DEĞİLSE...?
-
“Allâh’ın veren eli olun” Rasûlullâh a.s., Allâh’ın veren eli olan, insanların rengine, ırkına, diline, dinine, cinsiyetine bakmadan, imkânları dahilindekini karşılıksız verir. Ne mutlu veren el olan seçilmişe!
-
Veren, alır. Satan, satılır! Aldatan, aldanır, aldatılır. Eden, bulur! Neden bununla karşılaştım, deme, ettiğine bak! Herkes elleriyle yaptıklarının karşılığını yaşar! İster karma de; ister kader de, ister Allâh sistemi de!
-
Özünüzde tüm sevdiklerinizdekilerden ve nefret ettiklerinizdekilerden vardır. Açığa çıkardıklarınızla, siz de onlardan bir parça olarak varlıkta varsınız. Dilediğinizi yapın!
-
Covid teşhisi konup karantina kararı verilenlerin bu karara uymamaları çok büyük vebâl ve sorumluluk getirir. Bilerek öldürmeye teşebbüs dahi sayılabilir. Bir şekilde hastalığa yakalanmışsanız, lütfen başkalarına bu hastalığı bulaştırmayın. Bilerek zarar veren zarar görür!