İstek konusunda da haddini bilmek şarttır; her konuda olduğu gibi!

Hiç kimse GİBİ olmaya çalışma; zira bu mümkün değildir! Kendin ol, ilminin azamisini kullanarak!

Fıtrat konusunu çok iyi anlamak gerek!

Herkesin bir fıtratı vardır ve bu asla değişmez! Yani doğum süreci içinde kendisinde oluşan Allâh isimleri özelliklerinin bir bileşim şeklinde beyinde programlanması!

Bu yüzden, can çıkmadıkça huy çıkmaz demişlerdir!

Bu yüzden, yedisinde neyse yetmişinde de odur demişlerdir!

Testi, hikmeti Hûda içindekini sürekli üretir! Kiminde şerbet vardır, kiminde bulaşık suyu!.. Astrolojik tesirler ise, testileri zaman zaman eğen kollardır! O zamanlarda, testide ne varsa o dökülür; süslü görüntülü testilerde ne bulunduğu da, o zamanlarda anlaşılır!

Bu şaşılacak bir şey değildir!

Algılayabildiğimiz dünyamızda ne varsa, en sevdiğimizden en tiksindiğimize kadar, hepsi de ismi ALLÂH” olanın, kendi Esmâ’sıyla yaratmış olduğu birimlerdir...

Cennetin cennetliği veya cehennemin cehennemliği birimin yapısına GÖREDİR! Zebânîlere GÖRE cehennem cennettir; pislik böceğine GÖRE de dışkı içinde yaşamak cennet!

Yaratıkların tümü de, “GÖRE”sel olarak değerlidir veya tiksindiricidir! Birine göre en sevgili gelen, diğerine göre en tiksindirici olabilir!

Sendekini seversin, karşındakinde!

Sendeki yoksa karşındakinde, ondan hoşlanmaz ve onunla bir arada olmayı istemezsin!

Zamanla değişir insan!..

Zaman içinde derûnundaki, farkında olmadığın bir kısım veriler açığa çıkınca, değer yargıların da değişir, beraber olmak istediklerin de! Dün” senin için değerli olanlar, bugün” artık değer ifade etmemeye başlar! Onların yerine başkaları değer kazanır indînde!

Her kuş sürüsüyle uçar! Herkes, sonunda, lâyık olduklarıyla beraber olur!

Akıllı insan, gerçekçi olur! Kendisindeki “HASİYB”, hesaba çeker onu “münker ve nekir” anlamı ile!

İlmine göre, nerede, ne hâlde, ne gibi bir yaşantı ile ömrünü geçirmekte olduğunu fark eder insan o zaman!

Yaşamımda, kendini gavs veya dünyanın hâkimi sanan kişiler gördüm... Bazıları kendisini hep Rasûlullâh veya çok yakın sahabesiyle görüyordu rüyalarında!.. Kimi akıl hastanesine gitti, kimi gün geldi bu hâlden sonra inkârları yaşadı... Kimi de o hayalle gitti bu dünyadan...

Önemli olan, ilminizi ne kadarıyla yaşamınıza geçirip; “iradenizi”, “ilminiz” doğrultusunda ne kadar “kudret”le açığa çıkarttığınızdır! Hayallerle geçen geceleriniz değil!

Yalnız geldiniz ve yalnız gideceksiniz sonsuz yaşama; bu Dünya yaşamında elde ettiklerinizle... Yaptıklarınızın sonucuna yalnızca siz katlanacaksınız; dün olduğu gibi, bugün olduğu gibi, yarınlarda da!

Kendiniz için de, tüm dostlarınız için de, muhtemelen belki de hiç göremeyeceğiniz bu garîp için de, duanızı esirgemeyin.

 

26 Ağustos 2005
Raleigh – NC, USA

54 / 88

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Bu Kitabı İndirebilirsiniz!