“Kızımı evereyim; torunumu sünnet ettireyim; yaşlanıp ticaretten el-etek çekeyim” tarzındaki yaklaşımlar kadar saçması olamaz!
HAC esasen ilk fırsatta ve olabildiğince gençken yapılmasında fayda ve hatta zaruret olan bir çalışmadır... Nasibinde varsa oradan aldıkların bir ömür boyu sana fayda sağlar!
Gidenlerin görmüş olduğu gibi, Dünya’nın her yerinden gidenler yarı yarıya gençlerken; sadece Türkiye’den gidenler, neredeyse ayağını zor sürüyenlerdir... Endonezya’dan gelenler arasında evlenmeden önce eş olarak hac vazifesini ifa etmek için gelenlerin haddi hesabı yoktur!
Bir de hanımların şu çok önemli problemi vardır Hac konusunda:
“Hacca gidip geldikten sonra başımı örtmem, tam tesettüre girmem gerek; oysa ben bunu yapamam! Bu yüzden hacca gidemem!”
ÇOK BÜYÜK BİR YANLIŞ!
Şu anda başınızı örtüp, bir veya birkaç vakit namaz kılıp, sonra da günlük normal kıyafetle dolaşıyor musunuz?.. Evet! Namazda, ibadet sırasında başınızı örtüp, daha sonra da açıyor musunuz?.. Evet!
Öyle ise, hacca da gider, örtünür; farzınızı yerine getirir; döndükten sonra da elinizden ne kadarı geliyorsa, o kadarını yaparsınız!
İslâm Dini’nin en büyük düşmanları, Din’den görünüp, Dinî teklifleri zorlaştıran; insanları Din’den, Allâh ve Rasûlullâh emirlerinden uzaklaştıran; dinden soğutup, nefret ettirenlerdir!
Biliniz ki...
Hac da en az namaz kadar zorunlu ve yararlı bir çalışmadır! Böylesine önemli bir olaydan “gelince başımı örtemem” gerekçesiyle geri kalmak, aklın alamayacağı kadar büyük bir yanılgı ve kayıptır!
Baş örtmek Kurân’da belirtilen farzlardan biridir! Bunu yapmayan; Allâh’ın bu konudaki teklifine uymamaktadır! Kur’ân bu konuda bir ceza bildirmemiştir!
Başını örten, elbette ki ALLÂH’ın bu teklifine uymasının karşılığını fazlasıyla alacaktır… Başını örtmeyen ise, Allâh’a karşı sorumlu olur! Allâh, bu davranışının karşılığını dilediği gibi verir!
Ancak, Kurân’da, “Hacca giden her hanım dönüşte başını örtecektir; örtmeyenin haccı kabul değildir” gibisinden bir hüküm kesinlikle mevcut değildir!
GIYBET etmemek de kesin, hem de çok ağır hükümlerden biridir! “Ölü kardeşininin çiğ etini yemektir gıybet” diye tanımlanmıştır Kurân’da! “Ben bu suçu işlemekten kendimi alamıyorum; öyle ise örtülü başımı açayım”, diyor musunuz?..
Elbette hayır!
Bir emri yerine getirememek, nasıl bir başka yerine getirebildiğin emirden de vazgeçmeyi getirmezse; hacca gitme imkânın olduğu hâlde, baş örtememek yüzünden hacca gitmemek de o derece büyük yanlıştır!
Bu vesileyle şunu bir kere daha vurgulayayım;
“İslâm Dini”ndeki teklifler “PAKET PROGRAM” DEĞİLDİR! Yani, “ya hepsini tam olarak yaparsın, ya da hiçbirini yapma” türünden, değildir!
Senden, istenilenler bellidir!.. Yani yapman ve yapmaman gerekenler...
Sen bunlardan elinden geldiği kadarını yaparsın; yapamadıkların da eksiğindir... Hüküm ALLÂH’a aittir!
“Ben bunlardan falanca ve filanca emirleri yerine getiremiyorum; öyle ise hiçbirini yapmayayım” düşüncesi kesinlikle yanlış ve düşüncesizce kabuldür!
Yap da, ne kadarı elinden geliyorsa, o kadarını yap!
Hacca gitme imkânına sahipsen, elinden geliyorsa, hemen git!.. Geldiğinde başını örtemeyeceksen; o da eksiğin kalsın!.. İnşallâh o da nasip olur!