Bakara Sûresi: 183-188

AÇIKLAMA:

 

Bakara: 183-188 âyet grubu’nun, Hicri 2.yılın Şaban ayında “SIYÂM (oruç, imsak)”ın farz kılınması hakkında (belli bir süreçte) nâzil olduğu rivayet edilir!.. 

 

183-) Yâ eyyühelleziyne âmenû kütibe aleykümusSıyâmu kemâ kütibe alelleziyne min kabliküm lealleküm tettekun;

Ey iman edenler, SIYAM (oruç - bedenselliği en alt sınıra indirip hakikatine yönelmek) sizden öncekilere olduğu gibi size de hükmoldu. Tâ ki korunasınız!

184-) Eyyamen ma’dudât* femen kâne minküm merıydan ev alâ seferin feıddetün min eyyamin ühar* ve alelleziyne yutıykunehu fidyetün ta’amu miskiyn* femen tetavve’a hayran fehuve hayrun lehu, ve en tesûmû hayrun leküm in küntüm ta’lemûn;

Bu sayılı günlerdedir. Sizden kim hasta veya seyahatte olursa (orucu) yaşayamadığı günler kadar telâfi eder. Oruç tutmaya takatı sınırda olanların (sağlığı elvermeyenlerin) üzerine miskin’in (yoksulun) yemeği bir fidye düşer (oruçsuz her günlerine karşılık). Kim hayır olarak daha fazlasını verirse, bu onun için daha hayırlıdır. Sıyam sizin için daha hayırlıdır (yerine fidye vermekten), eğer bilirseniz.

185-) Şehru Ramadânelleziy ünzile fiyhil Kur’ânu hüden linNâsi ve beyyinâtin minel hüdâ velFurkan* femen şehide minkümüş şehre felyesumhu, ve men kâne merıydan ev alâ seferin feıddetün min eyyâmin uhar* yuriydullâhu Bikümül yüsra ve lâ yuriydu Bi kümül ‘usr* ve li tükmilül ‘ıddete ve li tükebbirullahe alâ mâ hedâküm ve lealleküm teşkürûn;

İnsanlara hakikati idrak ettiren ve gerçekle yanlış arasındaki farkları açıklayan Kur’ân, Ramazan ayı içinde inzâl olmuştur. Sizden kim bu aya ererse, sıyamı (orucu her boyutuyla) yaşasın. Kim de hasta veya seyahatte olursa, o günler sayısınca tamamlasın. Varlığınızdaki hakikati yaşamayı sıyam ile kolaylaştırmak ister, güçleştirmek istemez. O sayılı günleri tamamlayarak, size hakikati yaşattığı ölçüde, Allâh’ın ekberiyetini hissetmenizi ve bunu değerlendirmenizi ister.

186-) Ve izâ seeleke ‘ıbadiy ‘anniy feinniy kariyb* uciybu da’veteddâ’ı izâ de’âni, felyesteciybû liy vel yu’minû Biy leallehüm yerşudûn;

Kullarım sana BEN’den sorarlarsa, şüphesiz ki ben Kariyb’im (anlayış sınırı kadar yakın!) (“Şahdamarından yakınım” âyetini hatırlayalım)... Yönelip isteyene (dua) icabet ederim. O hâlde onlar da bana icabet etsinler ve bana iman etsinler ki olgunluklarını yaşasınlar.

187-) Uhılle leküm leyletesSıyâmirrefesü ilâ nisâiküm* hünne libâsun leküm ve entüm libâsun lehünne, alimAllâhu enneküm küntüm tahtanune enfüseküm fetâbe aleyküm ve ‘afâ anküm* fel’ÂNe başirûhünne vebteğû mâ ketebAllâhu leküm* ve külû veşrebû hattâ yetebeyyene lekümül haytul’ ebyedu minel haytıl’esvedi minel fecr* sümme etimmusSıyâme ilelleyl* ve lâ tübâşiruhünne ve entüm ‘âkifûne fiyl mesacid* tilke hudûdullahi felâ takrebûha* kezâlike yübeyyinullâhu âyâtihi linNâsi leallehüm yettekun;

Sıyam günlerinin gecelerinde kadınlarınıza yaklaşmak (cinsellik) helal kılındı. Onlar sizin, siz de onların elbisesisiniz (kişinin dış dünyasındaki en yakını). Allâh bu konuda nefsinize haksızlık ettiğinizi (gece de oruç devam eder cinsellik yapılmaz zannınızı) bildi de yanlıştan dönmenizi (tövbenizi) kabul etti ve sizi affetti. Artık onlara Allâh’ın hükmü kadarıyla yaklaşabilirsiniz. Gün başlangıcına (gecenin karanlığının günün aydınlığına dönüşme sürecine) kadar, yiyip için. Sonra sıyamı geceye kadar yaşayın. Mescidlerde itikâfta iken eşlerinize yaklaşmayın. Bunlar Allâh’ın koyduğu sınırlardır ki onlara yanaşmayın. İşte Allâh, işaretleri böylece açıklar ki bilfiil korunasınız.

188-) Ve lâ te’külû emvaleküm beyneküm Bil batıli ve tüdlû Bihâ ilelhükkâmi lite’külû feriykan min emvalinNâsi Bil ismi ve entüm ta’lemûn;

Mallarınızı, aranızda, gerçeklerle bağdaşmayan şekilde yemeyin. Ve bilip durduğunuz hâlde insanların mallarından haksız yere yemek için hükmedicilere koşmayın.

115 / 188

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Bu Kitabı İndirebilirsiniz!