(22.02.2018) Hanif olarak Allâh’a yönelin, cemaatlere bölünmeyin. Bu âyetleri çok dikkatli OKUyalım! (30. Rum Sûresi: 30-32)

Tek bir hücreden meydana gelen her canlı bedeni o hücrenin ihtiva ettiği Allâh ilmi/bilgi/datadan ve kudretten oluşur. Yukarıdaki ötesindeki Allâh’ın etkisiyle değil!

Kurân'ın Ruhunu anlamadan İslâm’ı günümüz şartlarına göre değerlendiremeyiz! https://ahmedhulusi.org/tr/yazi/kuranin-ruhu…

Aşk Allâh’adır!

İzle- https://youtu.be/7lgYcfjB-UU Bu konuyu anlamayan Deizm’in neden yanlış olduğunu anlayamaz!

Deizm niçin geçersiz. Rasûl’ü inkâr eden, kabul etmeyen, getirdiği bilgiyi değerlendirmeyen, hakikatindeki kuvvelerden mahrum kalır!

Deizm; gökteki babanız, yukarıda Allâh var kabulüne aklı başında insanların tepkisel bakışıdır. Ne varki bu görüş hem Kurân'ın açıkladığı realiteye hem de bilime aykırı, çağdışı kabuldür! Neden mi: izle- https://youtu.be/9hjCM3wEcbA

50 yıl önce de 10 yıl önce de günümüzde de sözüm yazım aynı! Kimsenin korkup telaşlanıp, asılsız yalan ve iftiralarla uğraşmasına gerek yok! 1967’de ne yazmışsam bugün de aynısını söylüyorum. AÇIK KONUŞALIM: Oku-Yenilen

Kurân’a iman edip Rasûlullâh’a tâbi olan kişilerin hiç kimseye bağlanmadan kendi ilmi ve aklıyla yolunu çizmesi gerekir. Hiç kimse kimseye mazeret olmaz. Din, ferde gelmiştir. Fert Allâh’a karşı sorumludur. 55 senedir bunu anlatırım, kitaplarım ortada!

Kur’ân-ı Kerîm’i sûrelerin inzâl oluş (Rasûl’de derûnundan açığa çıkış, gökten iniş değil) sırasına göre okumak düşünen beyinlerde yepyeni bakış açıları oluşturabilir. Bizden hazırlaması, sizden değerlendirmesi. Kolaylaşa! https://ahmedhulusi.org/tr

“Dua edin duanıza icabet edeyim” diyen Rabbimiz var. Eder misiniz? https://ahmedhulusi.org/tr/kitap/dua-ve-zikir/belalardan-muhafaza… https://ahmedhulusi.org/tr/kitap/dua-ve-zikir/rizkin-artmasi-ve-borclar-icin-dualar…

Yaşadığını, hissettiğini konuş veya yaz! İlim dedikoducusu olma! Vebâli ağırdır yaşamadığını yazmanın, konuşmanın! Yarın hesabını veremezsin olduğun gibi görünmemenin. Hesap sürecine inanıyorsan!

Hakkıyla imanın yaşamı Kelime-i Tevhid ile beraber Bismillahirrahmanirrahiym diyebilmekten geçer.

Kâh müminiz kâh kâfir ne hâl ile gideriz Allâh bilir.

Allâh’a firar eden kurtuluşa erer. Firar edemeyen de cehennemi olan dünyasında devam eder.

Kelime-i Tevhid yaşamı müminlere, Besmelenin yaşamı ise Rasûllere ve bir kısım velilere hastır. Besmeleyi yaşayanı cehennem ateşi yakmaz!

Bilinç dünyan dinde ‘kabir âlemin’ olarak tanımlanmış. Şu anda da orada yaşıyorsun ve kendini beden sanıyorsun. Bedeninin dışına çıkmak dışa değil, bilinç dünyana yani içselliğine olmalı.

Seni Allâh’a erdirmeyen AŞK, asla AŞK değildir.

Beyin adıyla bilinenin Rabbanî yaratış sistemi ve merkezi olduğunu kavrayamayanlar, her şeyi dışarıda arayarak çölde turluyorlar. 

Oruçlarımızın ne kadar hakkını verdiysek o kadar da Bayramı hakkettik. Feyizli bereketli bayramımız olsun!

Dün iyisiyle kötüsüyle geçti gitti. An, yeni bir an. Dünden ders almış olarak yeni bir başlangıç yapamazsak, yazık bize! Dünün telafisi olmayacak ama, yarını da kazanmak mümkün değil mi?

Gerçekten sevmiş olan bırakın sevdiğine ihanet etmeyi, kovsa kapısından gitmez! Sevdiğini sanmış olanın bağlılığı ise çıkarı veya beklentisinin karşılığı kadardır. Hayat, sevgi sınavıdır.

Seni senden geçirip SEVDİĞİNDE eritmiyorsa sevgin, ona AŞK denmez.

Herkesin yaşadıkları, karakterinin, duygularının sonucudur.

TABU’su olanın tasavvufu yoktur!