Beynindeki Hologram Dünyan
İster inan ister inanma... İster kavra ister kavrama! İşte mutlak bilimsel gerçek!
Hayal dünyanda yaşıyorsun!
Görüyorum dediğin; algıladığın her şey, beyninin içinde oluşan bir (3D değil) çoklu D holografik dünyan!
Beyne gelen beş duyuya dayalı veya beş duyu ötesi tüm elektromanyetik dalgalar, bu organ tarafından veritabanına göre değerlendirilerek, beyninin içindeki holografik çok boyutlu görüntü hâlinde dünyanı (kozanı-cocoon) oluşturuyor! Yani dış dünyada değil, beyninin içinde oluşan hayal dünyanda yaşıyorsun, kim olursan ol!
Algıladığın ve hüküm verdiğin her şey, algıladığının sûreti kadarının yani bir enstantanesinin, dünyanda oluşan simgesi!
Herkes kendi dünyasında yaşamakta ve yaşayacak sonsuza dek! Dünyan ne kadar gerçek geliyorsa sana, cennetin veya cehennemin de o kadar gerçek olarak sonsuza dek yaşanacaktır!
01:35 Herkes kendi dünyasında yaşamakta ve yaşayacak sonsuza dek! Dünyan ne kadar gerçek geliyorsa sana, cennetin veya cehennemin de o kadar gerçek olarak sonsuza dek yaşanacaktır!.. Kuantum Potansiyelin; Kozmik elektromanyetik açılımın; ve de beyin adıyla bilinen dalga dönüştürücünün ürettiği çok boyutlu holografik dünyaların varlığını keşfetme süreci!
03:29 Yeryüzünde açığa çıkmış en muhteşem beyin Allâh Rasûlü Muhammed Mustafa (aleyhisselâm)’ın bütün bildirdikleri kesin gerçeklerdir. Anlayabilirsen... Veritabanın yeterli ise... Kur’ân-ı Kerîm mutlak gerçekleri dillendirmiştir, “OKU”masını öğrendiysen!..
06:35 Hz. Muhammed (aleyhisselâm) veya hakikat ehli zevât tarafından işaret yollu bildirilen realite, gerçekte günümüz biliminin çözmeye çalıştığı alandan farklı birşey değildir! Bu yüzdendir ki “DİN” denince hayalî kurgular üretmek yerine; algılayabildiğimiz gerçekliklerin ne şekilde mecaz ve misallerle anlatılmış olduğunu çözme noktasında olmalıyız… Bunu yapmazsak ne olur?..
07:32 Tanrı kavramına dayalı din anlayışınızdan, “Allâh” adıyla işaret edilene dayalı “DİN” anlayışına geçip, tüm olayı en baştan buna göre kurgulamazsanız, tüm hayal ettiklerinizin bir balon gibi patladığını gördüğünüz günde asla geri dönüşünüz olmayacaktır!..
09:40 Kuantum Potansiyel... Evren içre evrenlerin bir hayal, bir tasarım alanı olarak mevcut olduğu her türlü şekil, sınır, mekân gibi kavramların söz konusu olmadığı; varlığında sonsuz anlam yaratan... Tasavvuftaki tanımlamasıyla “Esmâ mertebesi”!
11:18 Kozmik elektromanyetik açılım boyutu... Kuantum potansiyelin ilminde, ilmiyle yaratılmıştır! İkinci Hayal âlemidir!.. Âlemlerin aslıdır!.. Varlığı vehim nûrundan oluşur! Dalga okyanusudur! Algılanan ve algılanamayan her yapı veya özellik bu boyutta dalga boylarından oluşmuştur.
12:14 Beyinler... Tüm varlıkta, dalga dönüştürücüsü olarak var olmuş dönüştürücülerdir. Birimlerin çok boyutlu holografik dünyaları bu dönüştürücüler tarafından oluşmakta; her birim kendi holografik dünyasında yaşamaktadır; dışsallıkta yaşadığını sanarak!
12:47 Ruh... Mânâlar toplumu demektir. “Sen bu işin ruhunu anlamamışsın” cümlesindeki mânâsı itibarıyla! Aynı zamanda hayatiyete işaret eder.
15:50 Herkes kendi dünyasının efendisi! Kralı veya kraliçesi... Başkaları o dünyada yalnızca figüran, yardımcı aktör veya aktris! Herkes, çevresindekilerden kendisine yansıyan kadarına göre ona bir rol biçerek dünyasının içine alıyor ve dünyasında onunla eğleniyor veya ağlıyor!..
17:30 Bilimsel olarak kesinlikle tespit olmuştur ki... Görüyorum, duyuyorum, tutuyorum dediğiniz her şey, gerçekte, çeşitli şekillerde beyin adını verdiğimiz dalga çözücüye ulaşan çeşitli frekanstaki dalgaların, veritabanındaki önceki verilerin değerlendirilmelerine göre çözülüp; beyin içindeki hayal dünyayı oluşturan görüntü diye ya da duyma diye ya da dokunma diye tanımlanan dalga boylarına dönüştürülmesi (convert edilmesi) sonucu, bilincin içinde yaşadığı çok boyutlu hologram yapı olarak oluşmasıdır!..
22:51 Karşınızdaki kişi de aynı şekilde kendi kozasında (cocoon) veya başka bir deyişimizle çok boyutlu holografik dünyasında yaşamaktadır. Onun dünyasından, bedenselliğine yansıyan anlık enstantaneler size yansıdığında ise, bu beyin dediğimiz dönüştürücünüzde, eskilerin “hayal” adını verdiği çok boyutlu hologram olarak dünyanızda yerini almaktadır, değer yargılarınıza GÖRE!..Her insan dünyaya yalnız gelir, yalnız yaşar ve yalnız gider sözünün dayandığı realite de budur!..
25:00 Dünyanız, sonsuza dek, içinde yalnızca sizin yaşayacağınız bir dünyadır! İçine yerleştirdiğiniz nesneler, değerler ve kişi enstantaneleriyle oluşan o hayal dünyanız, ya cennetiniz olmaktadır-olacaktır ya da cehenneminiz!..
27:10 Âyet veya hadislerdeki derinliği düşünemeyenlere göre süregiden, “insanın kuyruk kemiğinden bedeni yeniden oluşacak ve bu et-kemik bedenle yaşamına devam edecektir” anlayışı eski, çağdışı bir anlayıştır. Misalî anlatımı değerlendirememekten kaynaklanmaktadır.
28:23 “RUH hakkında az bir ilim verilmiştir size” diyen hitap, soruyu soran Yahudi âlimlerine olduğu hâlde; “Bunu hiçbir Müslüman bilemez” diye değerlendirmişlerdir. Gazâli bu konuda özetle şöyle diyor olayın anlattığım gelişimini açıkladıktan sonra... “RUH’un hakikati ve mahiyeti bilinir. Bunu bilmeyen velî olmaz zaten!”…
32:12 Koza-dünyan yaşamını fark etmeyip, dışsallığı gerçek sananlara, bu gerçeği geçmişte bilimsel yollarla anlatma imkânı olmadığı içindir ki; “DİN-SİSTEM” iman esasına dayalı olarak, mecaz ve işaretlerle, misallerle anlatılmıştır hakikat ehli olan Rasûller, Nebiler, Velîler tarafından…
34:55 Kesin gerçektir ki, evini yenilemeyenler, tüm değerli sandıkları nesnelerinin ve enstantane yakınlarının bir değer ifade etmediği süreçte, büyük hüsran yaşayacaklardır!..